28 Temmuz 2011

KISA EGE TURU

KUŞADASI


8 temmuz 2011 de kısa ege turuna başladım.Gece 2355 pendik - yalova feribotunu kullanarak karşıya geçtim.Bursa-balıkesir-izmir yolundan Kuşadasına ortalama 5 saatte gittim.Tabi bunda gece olmasının ,trafik olmaması özellikle de trafik ışıklarının otomatikde olmasının büyük payıda var.



Kuşadası , benim eskiden bildiğim tatil beldesi olan şimdilerde daha çok büyükşehir olmuş.Ben bu sefer otelde 5 gün kaldım ama size tavsiye edeceğim iki tane çok güzel, merkezde marinanın karşında kamp yerleri var.Birisi ÖNDER camping diğeri YACHT camping dir.İkiside temiz yüzme havuzlu çadır alanı ve bungolaw bulabilirsiniz.Tüm ihtiyaçlarınızı stok yapmadan iki dakikalık mesafedeki migros ve marketlerden temin edebilirsiniz.Şehir merkezinde olduğu için akşamları yürüme mesafesinde şehri dolaşabiliyoruz.
Kuşadasına gelirken EFES harabelerine gidilebilir.Davutlar milli parkı gezmek ve değişik bir gün geçirmek isteyenler için mükemmeldir.








































Şirince köyüne gidip, dokusu bozulmamış köyü geziyoruz.Şirince nin meşhur şaraplarının tadına bakıyoruz.Her damak tadına uygun şarap bulmamız mümkün oluyor.Özellikle meyva şaraplarını tadına bakınız.benden tavsiyedir.Doğal zeytinyağı ,mis kokulu taze kekik ve adaçayı alabilirsiniz.Tarih meraklıları için Şirince kalesini gezmek güzel olabilir.
Selçuk da mutlaka sosa yatırılmamış yani marine edilmemiş çöp şiş yemenizi tavsiye ederim.


ESKİ FOÇA


Kuşadasından 14 temmuz ayrılıp İzmir Aliağa üzerinden Eski foçaya doğru yola çıktım.Burası küçük bir kasaba turistik ama değil ,kalabalık ama sakin hele akşamları saat biraz ilerleyince tadına doyum olmuyor.



Taze balık her saatte balık halinden bulmak mümkün,kıyı şeridinde cafeler, balık restaurantları günün her saati için müşterilerini bekliyor.




























Kalacak yer konusunda çok ama özelliklede kamp yeri ararsanız halk pek yardımcı olamıyor.Ama oteller zaten heryerde önünüze çıkıyor.Artık akşamüstü soğuk bira molasını hakkettim,hava hala çok sıcak.Deniz kıyısındaki kafelerden birine oturuyoruz.Hem yol yorgunluğu hem de etrafı daha sakin görme fırsatı buluyorum.Soluklandıkdan otelde kalacam artık,uygun kamp yerini kestiremedim.Neyseki güzel havuzlu butik otel buldum gayet sesiz huzurlu bir yer.Otelin ismi GRAND AMPHORA OTEL .Kendimi havuza attım sanki otel boş sadece ben kalıyorum.Ama tüm odalar dolu çünkü son odayı ben tuttum.Akşam yemek zamanına kadar tüm yorgunluğumu havuzda atıyorum.Ben ev yemeği özlemi içinde olunca sorarak ara sokakda bulunan DEDE nin yeri diye bir lokantayı tarif ettiler. Lezzetli ev yemekleri yapıyorlar.Mekanda zaten tam bana göre salaş küçük bir lokanta burası.Ara sokakda olduğu için fiyatlar uygun ve tencere yemeğinin lezzeti gayet başarılı.Masalarının sokakda olması ayrı bir güzellik katıyor.Eski foça da aşırı huzur var dedim ya bu huzur havası gelenlere de yansıyor sanki.Akşam eski foçada farklı bir haraket başlıyor.Her yer insanlarla doluyor.
Burada girit in meşhur sakızlı dondurmasını yemeden geçmeyin akşam dondurma sırası aşırı uzun olunca ben ancak yarın öğlen gidip yiyebildim.Ama iyiki yemişim harika demek az kalıyor.Akşam sahil kenarına oturup gelip geçenleri,plajda balık tutanları seyrederek zaman geçiyorum.Burayı genç nesil pek tercih etmiyor.Genelde sokaklarda orta yaşlardaki insanlar dolaşıyor.
Yarın yolculuk ayvalığa olacak.Şimdi gidip yatma vakti...



                                                                    AYVALIK



Eski foça dan ayrılıyorum bugün (15.07.2011).Amacım methedilmeyen Yeni foçayı görüp oradan Ayvalığa gitmek kalan iki günümü orada geçirebilmek.Kaldığım butik otel tüm yorgunluklarımı aldı götürdü.Keşke zamanım olsa da biraz daha kalabilseydim ama malesef zaman kısıtlı yollardayım gene :)



Eski foçadan ayrılıyorum kıyıyı takip ederek zevkli yollarda ilerlerken koylarda düzgün kampingler var. Hele bir tanesi fotoğrafdaki koyda yer alıyor.Foça halkına o kadar sordum kamping çadır diye, neden söylemezsinizki bu güzel yerleri neyse olan oldu artık iç çekerek yola devam ediyorum.Yollar asfalt kıyı şeridini takip ederek kıvrıla kıvrıla devam ediyor.Yeni foça ya geliyorum ama ne diyim , birşey söylemiyorum haksızlık olmasın şöyle gezip devam ediyorum yoluma.Yol üzerinde Çandarlıya girip şimdi adını hatırlayacam ama tüm taksicilerin ve esnafın tarif ettiği aynı lokanta, pideleri ve çorbası harika.Buradaki yemekden sonra merkezde denize nazır çay bahçelerinde, çay keyfide ayrı bir lezzet.Niyetim kıyı yolunu takip ederek denizköy - bademli- dikili sahil yolundan gitmekdi ama konuştuğum insanlar yolun virajlı olduğunu görülecek birşey olmadığını yoldaki koylarda denize girmek istersek ancak gitmeye deyebileceğini söylediler.Bende çandarlı dan direk dikili ye olan yolu tercih ederek Ayvalık a gitmeye karar verdim.
Artık Ayvalıktayız internetten fotolarına baktığım ve rezerve yaptığım otele aradım.Yolu anlatırken denize giriliyormu soruma karşılık cevap ne bilin bakalım:HAYIR...Otelin fotolarında denize sıfır iskele var sormamak benim hatam tabi tşkr ettim denize giremiyeceğim için rezervasyonu iptal edebilirmiyiz dedim.Pek üzülmedi yüksek sezon olduğu için her yer dolu zaten.Böylece denize sıfır ama denize girelemiyen bir yerde gecelemek zorunda kalmamış oldum.Meşhur sarımsaklı  plajına gidiyorum.Benim bundan daha marinası yokken geldiğim Ayvalık çok değişmiş.Belki 20 sene önce gelmiştim.Aşırı sıcak var ve anlamadığım sanki Sarımsaklı ya gökten araba yağmış yer gök araba doluydu.Bakkala gitmeye boşluk yok inanın.Kebapçıya rica edip tezgahın önüne bırakıp arabamı kalacak yer aramaya başlıyorum.Oteller alternatif çok olmadığı için pahalılar.Dolanırken yaşlı karı kocanın işlettiği apartı buldum .Amca eğer odayı beğenmezsem  bana belli etme üzülürüm demezmi.Apart güzel herşey var içinde tuttum.Oda amerikan mutfak ve banyo- wc sevimli ,kliması da var.Amca demezmi araban nerdeyse sakın kıpırtdatma yer bulamazsın zaten yeri yokki arabamın ,kebapçı tezgahının önünde duyuyor.  Paralı otoparklar bile kapıya kadar dolu.Sarımsaklıda en büyük sıkıntı araba,elimde kaldı .Mecburen arabamı alıp bavulumu aparta bıraktım.Bir şans park yeri buldum ama  o sıcakta aparta kadar 15 dk. da yol yürüdüm.Herşey güzel gidiyor bana göre ama asıl bombaya yaklaşıyormuşum da haberim yokmuş. Sıcakda deniz kumsal tam zamanı apartın plajda şezlong ve şemsiyeside varmış 10 tl vermeyin dedi amca...Meşhur sarımsaklı plajına apartın şezlongları en arkada nerdeyse yolda güneşlenecez. O da tmm denize gitmek için insanların üzerine basmadan zor ilerliyorum hatta denizin içine şemsiye kuranlar bile var. Yüzebilmek için iki kulaçta bir birinin kafasına basmak lazım :) Benim deniz sefam 10 dk sürdü geri aparta amcaya dedim bir gece kalabileceğimi söyledim. Ben yarın giderim diyince hayvan pazarı gibi mi plaj dedi.Aynende öyleydi daha iyi tarih edilemezdi ne de olsa amca gün görmüş.Kendi çoçuklarının da buradan girmedikleri söyledi.Onların gittiği 5 dk. mesafede yeri tarif etti hatta fotoğraflarını gösterdi.Oraya gidince ancak sevdim Sarımsaklıyı.Girişte 15 tl veriyorsun ama içeridekiler insan gibiler.Akşamlarıda ayrı bir alem Sarımsaklı kabüs gibi kalabalık, sokakda görülecek bir yerde yok ama her yer tıklım tıklım.Bunu görünce direk Cunda adası rakı balık ayvalık yapmaya karar verdim. Burada da garson uyarıyor çıkışda polis alkol muayenesi yapar abi diyince :( uff yaaaa


Tabiki bunu duyunca bir de  arabayla geldim diye kola-balık-ayvalık kısmında kaldım, garson ciddi ciddi alkol çevirmesini anlatınca...Bilseydim bir taksiyle anlaşır gelirdim cunda adasına hem de dönüşde gene arabaya yer aramak zorunda kalmazdım. Cunda adası meşhur sözün yani "rakı balık ayvalık " yapacağınız yer.
Genelde MEHMET YAŞİN in LEZZET DURAKLARI kitabıyla yemek yerim veya taksicilere sorarım .Bu sefer ilk defa MEHMET YAŞİN yanılmıştı tezgahtaki balıkların gözüne ya katarak inmiş ya da balıkların gözleri beyaz boncuk takmışlar.Restaurantta boştu zaten ,cuma akşamı yüksek sezonda olmamıza rağmen şaşırdım.Zaten restaurantlar aynı sırada ilerlerken orta yaşlarda sempatik tahminim rum olan bir adamın tezgahının önündeki balıklar harika gözüküyor.Hafifden aksanlı tarzıyla  hoşgeldiniz balıklarımıza bakın ,muhabbet derken zaten tezgahındaki tazelik ve çeşitlilikden restaurant içine de ansımış doluydu.Yiyeceğim balığı tezgahın başında seçtim.Hemen balığı tartıp abinin balığının  fiyatı budur diyerek,direk garsona söylüyor.Beni kıl gördüğü için yaptı diye düşündüm ama herkese aynı muamele yapılıyor.
Diğerinin adını vermeyecem ama BEYOĞLU LU BONCUK RESTAURANT tavsiye edebileceğim bir yer.Hepsi gibi bu da sahil kenarındadır.
Rakısız balıktan sonra lokma yemek lazım, o da tmm zaten aynı sırada olan iki yer var.Ara sokaklara daldığınızda zeytinyağ-sabun-süt mamülleri satan dükkanlardaki fiyatlar oldukça uygun geliyor.Buradan sabah kahvaltısı için birşeyler alıyorum.Yarın sabah kahvaltıyı ben hazırlayacam.
Gece dönüşte hala rakısız balıkda takılı kaldığım için bekliyorum ,ciddi ciddi cundayı ayvalığa bağlayan köprü çıkışı polis çevirmesi var.Burada yorum yapamayacam tıkandım...
Ertesi sabah gene tavsiye edilen aynı plaja gittim. Akşama kadar çinemlerin üzerinde midye dolma ,buz gibi bira keyfi ister armutta ister şezlongda pinekleme......
Herşey güzel ama bunu yakalamak için yerli halkla konuşmak iletişim kurmak lazım gene söylüyorum yerlisi ile ,:)

20 Temmuz 2011

BAĞIRGANLI

Selam herkese


Bu sefer yakın bir yerdeyim.Herkes İzmit Kandıra ilçesini bilir.Buradan 17 km sonra Bağırganlı köyüne ulaştım.Köy çok bilindik kalabalık bir yer değil.Tabi kıyasladığım yerler kefken-kerpe-ağva ve şile ye göre...
Denizi çok güzel en azından şile gibi dalgalı değil.Kumsal ince kumdan oluşuyor.
Muhtarlığın işlettiği bir camping i var.




Ben temmuz 2011 de gittim henüz ilk senesi olduğu için çok eksiklikleri var.En azından kendileri söylüyor.Camping işletmek için tecrübe ve deneyim lazım diyorlar.Bu seneyi test senesi olarak değerlendirip seneye tam olarak camping yapacaklarmış.Genede çok temiz wc -duş ve soyunma kabinleri mevcut.Elektrik alabiliyorsunuz.Etrafı açık bir alanda ama hiçbir güvenlik problemi yaşamamışlar burada.Denize mesafesi tahmini 50 metre civarında ,en önemlisi sakinliği.
Köyde her türlü ihtiyacınızı kolaylıkla sağlayabilirsiniz.Yürüme mesafesinde 3 tane bakkal ve büfe mevcut.Temmuz 2011 de kamp için 15 tl gecelik ücret ödedim.
Bağırganlıdan çıkıp kandıra ya giderken yolda çok güzel kayalıklar mevcut.Yürüyerek buradan da denize giriliyor.












Yol inanılmaz yeşil orman içinden devam ediyor.




Yol üzerinde ufak bir plaj daha mevcut.




Burada herhangi bir yerleşim veya kamp imkanı yok ama çadır kuranlara rastladım.